Geçtiğimiz günlerde büyük yankı uyandırmıştı Drogba'nın Çin'e transfer olması. 34 yaşındaki Fildişili futbolcu geçen sezon Chelsea ile beraber sezon finalini harika çıkarmış ve kariyer başarılarına Şampiyonlar Ligi kupasını da eklemişti. Hal böyle olunca insanın artık belli bir doyuma ulaşması normal. Ee yaş gelmiş 34'e, yıllardır üst düzey futbol oynayıp birçok başarı yakalamışsın, biraz futbol aşkından kopsan, başarı hırsını yavaştan kaybetsen kimse bir şey diyemez ki demedi de Drogba'ya. Lakin bugün ki imza töreninde Drogba'nın yaptığı insanları özellikle de Çinlileri keriz yerine koymaktan başka bir şey değil. Kardeşim adamlar sana yıllık 15 milyon Euro vermiş, yine milyonlarca euro dolar her neyse 1,5 milyar nüfusu olan bir ülkede çeşitli organizasyonlardan, reklam ve pazarlama işlerinden kazanacaksın ama sen bunları es geçip para için gelmedim dersen olmaz kardeşim, ayıptır. Açıklamasına bi bakalım :
''Avrupada kalmak benim için daha kolaydı, ancak ben Çin'i seçtim'' diyen ve paranın kendisi için önemi bulunmadığını söyleyen Drogba, ''Yeni deneyimler için buradayım'' dedi.
Çok sallamış, olmamış :) Ama şöyle bir açıklama yapsa, çok daha inandırıcı olurdu.
"Evet maddi olarak gerçekten tatmin edici bir sözleşmeydi ve buraya gelmem de katkısı vardı ama beni asıl getiren yeni deneyimler yaşamak ve Çin'de yapacağım işlerle buranın futbol gelişimine katkıda bulunmak ve insanlar tarafından saygı görmektir."
Pek çoğunuz bilmez ya Drogba da bizim blogun takipçilerinden, bu yazıyı görüp dersler çıkaracaktır.
Şaka maka Drogba beni niye gerdi de neden böyle bir entry ortaya çıktı bilmiyorum ama açıkcası benim Drogba ile değil de bu futbolcuların demeçleriyle, dümenleriyle problemim var. Her neyse bir iki laf ederiz bunun hakkında da sonra. Drogba'ya sevgilerimi iletirken yazımı da sonlandırıyorum.